Sitemizde göreceğiniz tüm fotoğraflar hastane ortamında çekilmiştir. Dr. Teoman Doğan muayenehane ortamında estetik ameliyat gerçekleştirmemektedir.

Hastaların En Çok Sorduğu Sorular


Yağ enjeksiyonunda verilen yağlar mutlaka eriyormuş, her üç ayda bir bu işi tekrar mı edeceğiz ?
Garanti etmek mümkün değil ama verirlen yağların erimeyeceğini kabul ediyoruz. Düşük bir ihtimal ile erirlerse işlem tekrar edilebilir. Ama amaç bu işlemi bir kere yapmak ve tekrarına gerek duymamak.

Meme protezi olan bir anne bebeğini emzirebilir mi?
Haklı olarak her anne adayı bunu merak ediyor. Sorunun cevabı evet. Çünkü ptotez her ihtimalde meme bezinin altına konuluyor ve ne süt bezlerini ne de süt kanallarını bozmuyor. Belki tek risk meme ucundan yapılan kesilerden sonra olabilir. Normalde bu da beklenmeyen bir durum olacaktır ama meme ucundan protez konulurken süt kanallarına zarar verilmesi riski daha fazla.

Meme protezi kanser yapıyor mu?
Amerikada bu konu yıllardır araştırılıyor. FDA bir dönem silikon meme protezlerini tamamen yasakladı. Ancak daha sonra yapılan araştırmalar protezlerin kansere neden olmadığını defalarca kanıtladı ve FDA yeniden protez kullanımını serbest bıraktı. Özetle bugünkü bilgilerimize göre meme protezleri kanser yapmıyor demek yanlış olmaz.

Emzirme sonrası sarkmış göğüsler protez ile dikleştirilebilir mi?
Genellikle emziren annelerin göğüslerinde atrofi dediğimiz doku kayıpları oluyor ve memeler sanki içleri boşalmış gibi sarkıyorlar. Meme protezi ile bu sarkmayı düzeltmek her zaman mümkün olmuyor. Ama nadir durumlarda, sorun sadece meme bezinin azalması ise protezler çok iyi sonuç veriyor. Eğer deride de sarkıklık varsa yapılacak işleme “meme dikleştirme (kaldırma)” ameliyatınıda eklemek gerekiyor.

Meme küçültme ameliyatı sonrası emzireblir miyim?
Bu soruya kesin evet demek zor ama belli teknikler kullanılırsa büyük bir olasılıkla normal bir şekilde emzirebilirsiniz. Emzirme için önemli olan meme ucunun, süt kanallarının ve süt bezlerinin ameliyat sırasında hiç ellenmemiş olmasıdır. Yani meme ucunu zeminden kaldırıp yukarı taşırsanız (böyle teknikler var örneğin) emzirememe ihtimaliniz yüksek olacaktır. Ama “central pedicule” olarak bilinen teknik kullanılırsa meme ucu, kanallar ve bezler tek bir parça olarak tutulur ve emzirmenizde bir sorun çıkmaz.

Meme protezleri meme sarkıklığını düzeltir mi?
Malesef genellikle düzeltmez. Nisbeten nadir görülen durumlarda meme dokusunun içerisini doldurarak zaten meme alt çizgisi seviyesinde duran meme ucunu biraz yukarıda tutabilir. Meme protezlerinin tek amacının memeyi büyültmek olduğunu unutmayın.

İzsiz meme dikleştirmek mümkün mü?
Malesef bu da mümkün değil. Meme ucunu aşağıdan alıp bütün meme dokusu ile yukarıya taşıdığınız ve memeyi toparladığınız zaman ister istemez iz bırakmak zorunda kalıyorsunuz.

Daha önce karın germe ameliyatı oldum ve memnun değilim, yeni teknikler ile yeniden ameliyat olabilir miyim?
Evet olabilirsiniz ve çok iyi sonuç alabilirsiniz. Ama bu ikinci ameliyatınızda eğer yağlarınızıda aldırmak istiyorsanız ameliyat karın ve bel bölgesinden çok sınırlı yağ alınabileceğini bilin. Bu bölge daha önceki klasik teknik ile yapılan ameliyatta zeminden kaldırılmış olduğu için kan dolaşımı normalin altında kabul edilir ve yağ alma gibi yıpratıcı işlemler mümkün ise yapılmaz.

Endoskopik ameliyatlar kansız ve izsiz midir?
Hiç bir ameliyat kansız olamaz. Ancak çok daha az miktarda kanama olacaktır. Örneğin benim kullandığım endoskopik yüz gençleştirme tekniğinde kesiler de saçlı deri ve ağız içerisinde saklanacağı için iz olmadığını söylemek yanlış olmaz.

Çok kötü ameliyatlar görüyorum, ben de mi öyle olacağım ?
Doğal olmayan, çok küçük, karşıdan bakınca burun delikleri gözüken “ameliyatlı burunlar” ben de görüyorum. Kötü yapılmış bir burun ameliyatını nasıl anlayabileceğinizi ayrı bir sayfada anlattım. Ameliyat sonucunun tamamen ameliyatı yapan doktorun kullandığı tekniklere, becerisine ve yapmak istediklerine bağlı olduğunu unutmayın. Sadece burnu küçülterek kalkık bir burun şekli vermek doğal olmayan bir sonuç ortaya çıkarır. Modern tekniklerde artık neredeyse hiç bir şey çıkarılmadan sadece dokuların yerleri, konumları ve şekilleri değiştiriliyor.